Turkish - English
Definition of tümsek in Turkish English dictionary
- bulge
- mound
- bump
- hump
- small mound, small pile
- barrow
- protuberance
- mound, hump; protuberance; convex
- gibbous
- hummock
- rise
- hillock
- prominence
- protuberance; hump
- swell
- protuberant
- (Anatomi) colliculus
- convex
- elevation
- monticule
- bank
- eminence
- prominent
- tümsek ayna
- convex mirror
- tümsek mercek
- convex lens
- tümsek yapmak
- mound
- golfte topu engelleyen tümsek veya çukur
- bunker
- golfte topu tümsek veya çukura sokmak
- bunker
- iki yüzü tümsek
- convexo-convex
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of tümsek in Turkish Turkish dictionary
- Küçük tepe: "Sazlarla, kamışlarla örtülü bir tümseği atladım
- Çıkıntılı yer, kabarıklık, şişkinlik
- Kıyıdayım."- O. V. Kanık. Çıkıntılı yer, kabarıklık, şişkinlik: "Bu uzun hayalden birdenbire önümde bir tümsek beni uyandırdı."- H. E. Adıvar
- Küçük tepe
- yükselti
tümsek
Hyphenation
tüm·sekPronunciation
Resimler
History
Favorites