Tom kırmızı bir süveter giyiyor.
- Tom is wearing a red sweater.
Lütfen bana, yeni elbiseme uyan bir süveter seçmede yardım et.
- Please help me pick out a sweater which matches my new dress.
O koyu renkli bir kazak giymişti.
- He wore a dark sweater.
Üşüdüğümden dolayı bir kazak giyiyorum.
- I'm wearing a sweater because I'm cold.
Mary ceketinin altında iki kazak giyiyor.
- Mary is wearing two sweaters under her coat.
Muhteşem kazaklar, Fransız koyunlarının yününden yapılmış.
- Magnificent sweaters are made from the wool of French sheep.