susamış

listen to the pronunciation of susamış
Turkish - English
{s} thirsty

It looks like your dog is thirsty. - Köpeğiniz susamış gibi görünüyor.

He was very thirsty and asked for some water. - Çok susamıştı ve biraz su istedi.

thirsty, dry
longing
athirst for
dry
athirst
susamış olmak
be thirsty for
kana susamış
bloodthirsty

These monarchs are a bunch of bloodthirsty psychopaths. - Bu hükümdarlar bir sürü kana susamış psikopatlardır.

susa
{f} thirst

I'm drinking water because I'm thirsty. - Susamış olduğum için su içiyorum.

Drink water only when you are thirsty; drinking 8 glasses a day is only a myth. - Sadece susadığında su iç; bir günde 8 bardak içmek efsanedir.

susa
feel thirst
susa
feel thirsty
susa
thirst for

Sharks are notorious for having a thirst for blood. - Köpekbalıkları kana susamış olmalarıyla kötü bir üne sahiptirler.

We drown in information but thirst for knowledge. - Bilgi içinde boğulduk ama bilgiye susadık.

kana susamış
tigerish
kana susamış
butcherly
kana susamış
sanguinary
kana susamış kimse
tiger
kavgaya susamış
spoiling for a fight
English - English
Turkish - Turkish
nai
teşne
susa
Yapılmış yol
susa
Yol boyunca