After that horrible president left office, the nation was thirsty for change.
He is thirsty for fame.
- O, şöhrete susamıştır.
Some kinds of food make us thirsty.
- Kimi yiyecekler bizleri susatırlar.
Our people thirst for independence.
- Halkımız bağımsızlığa susamıştır.
Sharks are notorious for having a thirst for blood.
- Köpekbalıkları kana susamış olmalarıyla kötü bir üne sahiptirler.