Tom muhabirler tarafından çevrilmiş mahkeme salonundan çıktı.
- Tom walked out of the courtroom, surrounded by reporters.
Yaşlı adam çocukları tarafından çevrilmiş vaziyette oturdu.
- The old man sat surrounded by the children.
Aslanlar Tom'u her tarafından çevirdi.
- Lions surrounded Tom on all sides.
Evin etrafını çevirttik.
- We've got the house surrounded.
Soyguncu on tane polis tarafından kuşatılmış durumdaydı.
- The robber stood surrounded by ten policemen.
Sabaha kadar düşman ordusunun kampı kuşatılmıştı.
- Until the morning, the camp of the enemy army was surrounded.
Yaşlı bir adam etrafı torunlarıyla çevrili olarak oturdu.
- An old man sat surrounded by his grandchildren.
Çocukları tarafından çevrili vaziyette oturdu.
- He sat surrounded by his children.
Aslanlar Tom'u her tarafından çevirdi.
- Lions surrounded Tom on all sides.
Polisler binayı çevirdi.
- The police have surrounded the building.
Askerler köyü kuşattı.
- The soldiers surrounded the village.
Düşman yüzler tarafından kuşatıldığımı görüyorum.
- I see that I am surrounded by hostile faces.
Onların onun etrafını çevirdiğini gördüm.
- I saw them surrounding him.
Yaşlı bir adam etrafı torunlarıyla çevrili olarak oturdu.
- An old man sat surrounded by his grandchildren.
Çevreleyen tepeler kasabayı korudu.
- The surrounding hills protected the town.
Kısa sürede yeni çevreye alıştı.
- He soon got used to the new surroundings.
and this way they get rid of those grand and stubborn opinions that surround them.
... three largest freshwater lakes are surrounded by mountains ...
... the electromagnetic force, 360 degrees surrounded by wall screens and how will you decorate ...