supposively

listen to the pronunciation of supposively
English - Turkish

Definition of supposively in English Turkish dictionary

supposedly
iddialara göre
supposedly
söylendiğine göre

Söylendiğine göre küçükken ben şeftaliden başka bir şey yememişim. - When I was little, I supposedly ate nothing but peaches.

Söylendiğine göre Japonya'da evcil hayvan olarak bir penguen besleyen insanlar var. - Supposedly there are people in Japan who keep a penguin as a pet.

supposedly
-dığı farzediliyor
supposedly
diyorlar ki
supposedly
varsayılarak
supposedly
z. güya, sözümona: He's supposedly a great scholar. Güya büyük bir âlim
supposedly
sözde

Onlar sözde bir anlaşmaya vardılar. - They supposedly have reached a deal.

Sözde bir durgunluk içinde olmamıza rağmen bu Altın Hafta tatilinde rekor sayıda insan yurt dışında seyahat ediyor. - Even though we're supposedly in a recession, people are traveling abroad in record numbers this Golden Week holiday.

English - English
supposedly

According to your testimony, you were supposively at home watching TV when the murder occurred.