supervisor; warden; guard; janitor, caretaker

listen to the pronunciation of supervisor; warden; guard; janitor, caretaker
English - Turkish

Definition of supervisor; warden; guard; janitor, caretaker in English Turkish dictionary

custodian
{i} sorumlu kimse
custodian
(Kanun) nazır
custodian
(Kanun) gardiyan
custodian
{i} muhafız
custodian
(Kanun) emin
custodian
(Kanun) koruyan
custodian
(Sigorta,Ticaret) saklayıcı
custodian
müdür
custodian
yönetici kimse
custodian
custodial nezaret ve emanete ait
custodian
{i} vasi

Ben Tom'un vasisiyim. - I am Tom's custodian.

custodian
{i} veli
custodian
nezaret eden kimse
custodian
{i} bekçi

Tom'un babası bir okul bekçisiydi. - Tom's father was a school custodian.

custodian
{i} kapıcı

Tom bir okul kapıcısıydı. - Tom was a school custodian.

Okul kapıcısı akşamleyin spor salonunu temizler. - The school custodian cleans the gym in the evening.

custodian
mesul kimse
custodian
{i} koruyucu, muhafız
custodian
odabaşı
custodian
koruyan kimse
English - English
{i} custodian
supervisor; warden; guard; janitor, caretaker
Favorites