O sadece batıl inanç.
- That's just superstition.
Bu batıl inanç onların arasında hala devam ediyor.
- This superstition still lingers on among them.
Bu, hurafenin modern bir biçimidir.
- That is a modern form of superstition.
Çocuklarımı yetiştireceğim böylece hurafeden korunmuş olacaklar.
- I will raise my children so that they will be protected from superstition.
Hâlâ birçok batıl inanca inanılıyor.
- Lots of superstitions are still believed in.
Ben tüm hayatım boyunca, batıl inanca karşı savaştım.
- My whole life long, I fought against superstition.