O, gözden uzak bir yere sözlüğünü sakladı. - He hid his dictionary out of sight.
O, gözden uzak bir yere sözlüğünü sakladı.
He hid his dictionary out of sight.
Adamlarına söyle gözden uzak dursunlar. - Tell your men to stay out of sight.
Adamlarına söyle gözden uzak dursunlar.
Tell your men to stay out of sight.
How was the party? Out of sight, man!.