subject; matter; concern; distinct

listen to the pronunciation of subject; matter; concern; distinct
English - Turkish

Definition of subject; matter; concern; distinct in English Turkish dictionary

article
fıkra
article
harfi tarif, harfi tenkir
article
{i} eşya

Bir palto bir giyim eşyasıdır. - A coat is an article of clothing.

Bu eşyaları çok yüksek bir fiyata satın aldı. - You bought these articles at too high a price.

article
ey
article
fasıl
article
(Ticaret) mal

Bu mallar gümrük vergisinden muaftır. - These articles are all exempt from duty.

article
(sözleşme) madde
article
yazı

Okul gazetesi için bir makale yazıyorum. - I'm writing an article for the school newspaper.

Makale Fransızca yazılmış. - The article was written in French.

article
bitki boumu articles of apprenticeship usta ile çırak arasında anlama articles of association şirket mukavelesi
article
makale

Bugünkü gazetede baş makaleyi okudun mu? - Have you read the leading article in today's paper?

Bu makale hakkında düşündüklerini lütfen bana söyle. - Please tell me what you think about this article.

article
tanımlık
article
parça

İsimler, zamirler, fiiller, sıfatlar, zarflar, makaleler, edatlar, bağlaçlar, ve ünlemler İngilizcede konuşma parçalarıdır. - Nouns, pronouns, verbs, adjectives, adverbs, articles, prepositions, conjunctions, and interjections are the parts of speech in English.

article
{i} şey

Bu makale bana TV'de gördüğüm bir şeyi hatırlatıyor. - This article reminds me of something I saw on TV.

Çantasında çeşitli şeyler var. - There are a variety of articles in her purse.

article
{i} bent
article
{f} sözleşmeyle bağlamak
article
{i} nesne
article
(fiil) sözleşmeyle bağlamak; çırak olarak vermek
article
{i} madde

Japonya umarım anayasasının 9. maddesine uyar. - I hope that Japan will abide by Article 9 of her Constitution.

Sözleşme maddesini yine oku. - Read the article again.

English - English
article