style, mode; custom; manner, way something is done; type, sort

listen to the pronunciation of style, mode; custom; manner, way something is done; type, sort
English - Turkish

Definition of style, mode; custom; manner, way something is done; type, sort in English Turkish dictionary

fashion
moda

Uzun saç şimdi moda değil. - Long hair is out of fashion now.

Önümüzdeki yıl şapkalar moda olacak. - Next year, hats will become fashionable.

fashion
{f} biçimlendirmek
fashion
şeklinde
fashion
üslûp
fashion
öncülük etmek
fashion
üslup
fashion
biçim
fashion
(elleri kullanarak) yapmak
fashion
belli bir biçim vermek
fashion
(fiil) yapmak, biçimlendirmek, uydurmak
fashion
after veya in a fashion ş
fashion
fashion plate en son modayı izleyen kimse
fashion
{i} yüksek tabaka
fashion
{i} adet
fashion
{i} biçim, şekil; tarz
fashion
{i} tarz
fashion
{f} yapmak, şekil vermek
fashion
(isim) moda, adet, tarz, üslup, biçim, yüksek tabaka, kılık kıyafet, dış görünüş
fashion
elbise modeli
fashion
{i} kılık kıyafet
English - English
{i} fashion
style, mode; custom; manner, way something is done; type, sort
Favorites