O, bana kız kardeşini tanıttı.
- He introduced his sister to me.
O benim kız kardeşimi oyuncaklarından etti.
- He deprived my little sister of all her toys.
O onun ablası gibi görünmesine rağmen, gerçekte onun annesidir.
- Though she looks like his older sister, the fact is that she is his mother.
Mary Tom'un ablasıdır.
- Mary is Tom's older sister.
Sen ve kızkardeşin yakın mısınız?
- Are you and your sister close?
Kızkardeşim şimdi kötü bir soğuk algınlığı geçiriyor.
- My sister is suffering from a bad cold now.