Büyüdükçe daha inatçı oldu. - He became more obstinate as he grew older.
Büyüdükçe daha inatçı oldu.
He became more obstinate as he grew older.
Tom oldukça inatçı, değil mi? - Tom is being quite obstinate, isn't he?
Tom oldukça inatçı, değil mi?
Tom is being quite obstinate, isn't he?