Ken ile yürüyen kız May'dir.
- The girl walking with Ken is May.
Köpeği ile yürüyen küçük bir çocuk var.
- There is a little boy walking with his dog.
Yürüyüşe itirazım yok.
- I don't mind walking.
Yürüyüş mükemmel bir egzersizdir.
- Walking is an excellent exercise.
O uzun mesafe yürümeye alışkın.
- He is used to walking long distances.
O yalnız yürümeyi sever.
- She likes walking alone.
Yürümek iyi egzersizdir.
- Walking is good exercise.
O uzun mesafe yürümeye alışkın.
- He is used to walking long distances.
Ona ayaklı sözlük derler.
- He is called a walking dictionary.
Engin bilgi sahibi bir adam o; diğer bir ifadeyle ayaklı sözlük gibi.
- He is a man of great knowledge, that is to say, a walking dictionary.