Turkish - English
Definition of strateji̇ in Turkish English dictionary
- strateji
- strategy
I don't understand Tom's strategy.
-Tom'un stratejisini anlamıyorum.
Hope is not a strategy.
-Ummak bir strateji değildir.
- strateji
- war
- strateji oluşturmak
- strategize
- strateji belgesi
- (Politika, Siyaset) strategy paper
- strateji ile ilgili
- (Askeri) strategical
- strateji oyunları
- games of strategy
- strateji oyunu
- (Bilgisayar) strategy game
- strateji önerme
- (Bilgisayar) recommending a strategy
- strateji analizi
- (Politika, Siyaset) strategy analysis
- strateji benimsemek
- (Hukuk) adopt a strategy
- strateji gelişimi
- (Ticaret) strategy development
- strateji geliştirme aşaması
- (Ticaret) strategy development phase
- strateji kümesi
- (Politika, Siyaset) strategy set
- strateji oluşturmak
- strategise
- strateji oyunları
- (Matematik) games of strategy
- strateji uygulamak
- (Spor) practicing strategy
- strateji uzmanı
- strategist
- strateji çizmek
- draw up a strategy
- global strateji
- (Politika, Siyaset) global strategy
- milli strateji
- (Askeri) national strategy
- stratejiler
- strategizing
- idari strateji
- (Denizbilim) management strategy
- karma strateji
- (Ticaret) composite strategies
- katılım öncesi strateji
- (Hukuk) pre-accession strategy
- milli askeri strateji
- (Askeri) national military strategy
- müşterek strateji incelemesi
- (Askeri) joint strategy review
- ulusal strateji belgesi
- (Politika, Siyaset) country strategy paper
- özel harekat tümeni; strateji ve seçenek kararı (Planlama, Programlama ve Bütçel
- (Askeri) special operations division; strategy and options decision (Planning, Programming, and Budgeting System)
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of strateji̇ in Turkish Turkish dictionary
- (Osmanlı Dönemi) yun. Askeri sevk ve idare ilmi, sevk-ul-cey
- (Hukuk) Bir amaca varmak için eylem birliği sağlama ve düzenleme
- strateji
- Strateji veya sevkulceyş, önceden belirlenen bir amaca ulaşmak için izlenen yoldur
- strateji
- Bir ulusun veya uluslar topluluğunun, barış ve savaşta benimsenen politikalara en fazla desteği vermek amacıyla politik, ekonomik, psikolojik ve askerî güçleri bir arada kullanma bilimi ve sanatı, sevkülceyş
- strateji
- Önceden belirlenen bir amaca ulaşmak için tutulan yol
- ASKERİ STRATEJİ
- (Hukuk) Askeri açıdan önceden belirlenen bir amacı gerçekleştirmek için izlenen yol