Bu şehrin nüfusu her yıl azalıyor.
- Die Bevölkerung dieser Stadt wird jedes Jahr kleiner.
Şehrin üzerinde bir uçak uçuyor.
- Ein Flugzeug fliegt über der Stadt.
Yeni yapılar şehrin ucunda yapılıyor.
- Viele neue Wohnbauten entstehen am Rande der Stadt.
Tokyo'nun nüfusu bizim şehrin nüfusunun beş katıdır.
- Die Bevölkerung von Tōkyō ist fünfmal so groß wie die unserer Stadt.
Güzel bir kentte yaşıyoruz.
- Wir leben in einer schönen Stadt.
Şehir yaşamı kır yaşamından tamamen farkldır.
- Das Stadtleben ist vom Landleben gänzlich verschieden.
Şehir her zaman turistlerle kaynıyor.
- Die Stadt wimmelt von Touristen.
İstanbul, onun en çok sevdiği şehirdir.
- Istanbul ist die Stadt, die ihr am meisten gefällt.
Şehir her zaman turistlerle kaynıyor.
- Die Stadt wimmelt von Touristen.
Belediye binası insanlarla doluydu.
- The town hall was full of people.
Burası belediye binasıdır.
- This is the Town Hall.
Pek çok kent yöneticilerinin uyguladığı kemer sıkma politikası son derece sevimsizdir.
- The austerity measures that many city governments have implemented are hugely unpopular.
Bir grup kentin içinden geçit açtı.
- A band led the parade through the city.
Geçen sene kurulan lunapark sağolsun şehir popüler oldu.
- Thanks to the amusement park built last year, the city has become popular.
O bu şehirdeki en büyük oteldir.
- This is the biggest hotel in this city.
I'll show you around the city.
- Ich werde dir die Stadt zeigen.
Florence is the most beautiful city in Italy.
- Florenz ist die schönste Stadt Italiens.