Artık Tom bile bana hakaret etmek için canını sıkmıyor.
- Tom doesn't even bother to insult me anymore.
Sana hakaret etmek istemedim.
- I didn't want to insult you.
Ben onu aşağılamak istemedim.
- I didn't want to insult him.
Seni aşağılamak istemedim.
- I didn't mean to insult you.
O, hakaretlere daha fazla katlanmadı.
- She could not put up with the insults any more.
Nedensiz olarak bana hakaret etti.
- He insulted me without any reason.
Seni aşağılamak istemedim.
- I didn't mean to insult you.
Ben onu aşağılamak istemiyorum.
- I don't want to insult him.
Onun hakaretlerine daha fazla dayanamam.
- I can not put up with his insults any longer.
Burada durmak ve senin hakaretlerini dinlemekten daha iyi yapacak işlerim var.
- I have better things to do than stand here and take your insults.
O, sanki ona hakaret etmişiz gibi davrandı.
- He acted as though we had insulted him.
Nedeni olmadan bana hakaret etti.
- He insulted me without reason.
Onların onurunu kırmak istemiyorum.
- I don't want to insult them.