Yanan evden caddeye kıvılcımlar yağdı.
- Sparks rained on the street from the burning house.
Elektrik prizinden uçuşan kıvılcımlar var.
- There are sparks flying out of the electric socket.
Küçücük bir kıvılcım büyük bir yangın olabilir.
- A tiny spark may become a great conflagration.
Ölümle sonuçlanan bıçaklama olayının kıvılcımı, kontrolden çıkan tartışmadan çıkmıştı.
- The fatal stabbing was sparked by an argument that got out of control.
Mary'nin gözleri elmas gibi parladı.
- Mary's eyes sparkled like diamonds.
Yıldızlar elmas gibi parıldıyor.
- The stars sparkle like diamonds.
... >>Taylor Swift: I think that the song Sparks Fly, the fact that it technically was started ...
... Now album, the fans just kept saying over and over again, "Sparks Fly, we want this ...