Tom Mary hakkında endişeli.
- Tom is concerned about Mary.
Ne hakkında endişelisin?
- What are you concerned about?
O, babasının rahatsızlığı ile ilgili endişe duymaktadır.
- He is concerned about his father's illness.
Neden bu kadar ilgilisin?
- Why are you so concerned?
Onlar da proje ile ilgileniyorlar.
- They are concerned with the project also.
Bu kitap en çok pasif içiciliğin etkileriyle ilgilenmektedir.
- This book is chiefly concerned with the effects of secondhand smoking.
Herkes kaygılı ve endişeli.
- Everyone is concerned and worried.
Onlar gerçekten kaygılıydılar.
- They were really concerned.