sonraki

listen to the pronunciation of sonraki
Turkish - English
next

The fire had spread to the next building before the firemen came. - İtfaiye gelmeden yangın sonraki binaya yayıldı.

What time does the next train leave? - Sonraki tren ne zaman ayrılacak?

latter

Love is above money. The latter can't give as much happiness as the former. - Sevgi paranın üstündedir. Sonraki önceki kadar çok mutluluk veremez.

Fish and meat are both nourishing, but the latter is more expensive than the former. - Hem balık hem de et besleyici fakat sonraki öncekinden daha pahalı.

ensuing
after

Tom and Mary got married the week after they graduated from college. - Tom ve Mary üniversiteden mezun olduktan sonraki hafta evlendiler.

Come the day after tomorrow. - Yarından sonraki gün gel.

secondary
(Bilgisayar) next page

Look at the next page. - Bir sonraki sayfaya bakın.

Tom turned to the next page. - Tom sonraki sayfayı açtı.

follow-up

His follow-up album was less of a success than his first one. - Onun sonraki albümü ilk albümünden daha az başarılıydı.

later

The next bus came thirty minutes later. - Bir sonraki otobüs otuz dakika sonra geldi.

You should read the kind of books that will be useful to you later in life. - Daha sonraki hayatında sana faydalı olacak kitapları okumalısın.

eventual
printer
subsequent to
what follows
subsequent, following
following, subsequent, next
post

Please mail this letter on your next trip to the post office. - Lütfen bu mektubu bir sonraki postane gezinizde postalayın.

He postponed leaving for Hokkaido until next month. - Hokkaido'ya hareket etmeyi bir sonraki aya erteledi.

posterior
follow up
following

The following program is intended only for mature audiences. - Az sonraki program sadece olgun seyirciler içindir.

We suggested to her that we should go on a picnic the following Sunday. - Biz ona sonraki pazar bir pikniğe gitmemiz gerektiğini önerdik.

subsequent

I can't remember of the subsequent events. - Ben daha sonraki olayları hatırlamıyorum.

ulterior
sequential
other

We'll have known each other for three years next Christmas. - Bir sonraki Noelde üç yıldır birbirimizi tanıyor olacağız.

the next
then by
followup
sonra
after

We clean our classroom after school. - Okuldan sonra sınıfımızı temizleriz.

I often play tennis after school. - Okuldan sonra sıklıkla tenis oynarım.

sonra
later

Did the error occur right from the start or later on? - When? - Hata baştan sağda mı yoksa sonradan mı meydana geldi? - Ne zaman?

One more person will be joining us later. - Daha sonra bir kişi daha bize katılıyor olacak.

sonraki adım
(Bilgisayar) next step
sonraki alan
(Bilgisayar) next field
sonraki aşama
next phase
sonraki bir tarihi atmak
post-date
sonraki bir zamanda
at a later time
sonraki boşluk
(Bilgisayar) space after
sonraki bölüm
(Bilgisayar) next section
sonraki bölüm
(Bilgisayar) next chapter
sonraki durak
(Bilgisayar) next hop
sonraki ipucu
(Bilgisayar) next tip
sonraki kayda git
(Bilgisayar) next record
sonraki kayıt
(Bilgisayar) next record
sonraki metin
(Bilgisayar) next text
sonraki nesne
(Bilgisayar) next object
sonraki olay
(Bilgisayar) next event
sonraki parça
(Bilgisayar) next track
sonraki pencere
(Bilgisayar) next window
sonraki resim
(Bilgisayar) next image
sonraki satır
(Bilgisayar) next row
sonraki sayfa
(Bilgisayar) before sheet
sonraki sayfaya
(Bilgisayar) page down
sonraki slayda
(Bilgisayar) next slide
sonraki slayt
(Bilgisayar) next slide
sonraki tablo
(Bilgisayar) next table
sonraki yordam
(Bilgisayar) next procedure
sonraki yıla nakletmek
(Ticaret) carry over
sonraki öğe
(Bilgisayar) next item
sonraki şarkı
(Bilgisayar) next track
sonraki akorda uzatmak
suspend
sonraki alıntı
(Bilgisayar) next citation
sonraki anahtar
(Bilgisayar) next key
sonraki atlamalar
(Bilgisayar) next hops
sonraki atıf
(Bilgisayar) next citation
sonraki ayar
(Bilgisayar) next setting
sonraki ayı göster
(Bilgisayar) show next month
sonraki açıklama
(Bilgisayar) next comment
sonraki bakım
aftercare
sonraki bakım
after treatment
sonraki başlatma
(Bilgisayar) next startup
sonraki başlık
(Bilgisayar) next header
sonraki başlık
(Bilgisayar) next heading
sonraki belge
(Bilgisayar) next document
sonraki bir aşamada
at a later stage
sonraki biçem
(Bilgisayar) next style
sonraki bul/git
(Bilgisayar) next find/goto
sonraki bölme
(Bilgisayar) next pane
sonraki bölümde
thereinafter
sonraki ciranta
(Ticaret) subsequent indorser
sonraki deyim metni
(Bilgisayar) next statement text
sonraki deyimi belirle
(Bilgisayar) set next statement
sonraki deyimi göster
(Bilgisayar) show next statement
sonraki değer
(Bilgisayar) next value
sonraki değişiklik
(Bilgisayar) next change
sonraki dipnot
(Bilgisayar) next footnote
sonraki dönem
afteryears
sonraki düzenleme
(Bilgisayar) next edit
sonraki etki
after-effect
sonraki etki
aftereffect
sonraki eşleşme
(Bilgisayar) next match
sonraki form alanı
(Bilgisayar) next form field
sonraki giriş
(Ticaret) postdate entry
sonraki grafik
(Bilgisayar) next graphic
sonraki güncelleştirme
(Bilgisayar) next update
sonraki hamil
(Ticaret) subsequent holder
sonraki hücre
(Bilgisayar) next cell
sonraki ile birlikte
(Bilgisayar) keep with next
sonraki ile birlikte tut
(Bilgisayar) keep with next
sonraki ileti
(Bilgisayar) next message
sonraki iletişim
(Bilgisayar) next conversation
sonraki ilke
(Bilgisayar) next policy
sonraki im
(Bilgisayar) next mark
sonraki ipucunu göster
(Bilgisayar) show next tip
sonraki işaret
(Bilgisayar) next mark
sonraki işaretçi
(Bilgisayar) next marker
sonraki işlem kademeleri
(Tekstil) downstream processing
sonraki işlemler
(Tekstil) downstream processing
sonraki karakter
(Bilgisayar) next character
sonraki karaktere git
(Bilgisayar) next character
sonraki kelime ile söylenen sözcük
proclitic
sonraki klasör
(Bilgisayar) next folder
sonraki komutu kaydet
(Bilgisayar) record next command
sonraki küme
(Bilgisayar) next set
sonraki kısımda
thereinafter
sonraki mektup
(Bilgisayar) next letter
sonraki metin kutusu
(Bilgisayar) next text box
sonraki nesneyi seç
(Bilgisayar) select next object
sonraki okunmamış
(Bilgisayar) next unread
sonraki okunmamış ileti
(Bilgisayar) next unread message
sonraki okunmamış iletişim
(Bilgisayar) next unread conversation
sonraki on yıl izarfında
in other ten years
sonraki on yıl içinde
in other ten years
sonraki oturum açma
(Bilgisayar) next logon
sonraki oturum kapatma
(Bilgisayar) next logoff
sonraki oğul
(Arılık,Hayvan Bilim, Zooloji) after swarm
sonraki paragrafın biçemi
(Bilgisayar) style for following paragraph
sonraki satırlar
(Bilgisayar) lines after
sonraki sayfaya git
(Bilgisayar) go to next page
sonraki sese kadar
(Bilgisayar) loop until next
sonraki slayda ilerle
(Bilgisayar) advance to the next slide
sonraki sonnot
(Bilgisayar) next endnote
sonraki sözcüğü sil
(Bilgisayar) delete next word
sonraki sürücü
(Bilgisayar) next drive
sonraki sütun
(Bilgisayar) next column
sonraki tarihi atmak
post date
sonraki tur saat
Next tour at
sonraki tümce
(Bilgisayar) next sentence
sonraki tıklatma
(Bilgisayar) next click
sonraki yer imi
(Bilgisayar) next bookmark
sonraki yıllar
ensuing years
sonraki yıllar
afteryears
sonraki çalışma zamanı
(Bilgisayar) next run time
sonraki çerçeve
(Bilgisayar) next frame
sonraki çerçeveyi bul
(Bilgisayar) find next frame
sonraki çıkış
Next exit
sonraki örnek
(Bilgisayar) next sample
sonra
afterward

If you want to have parties in my house, clean up everything afterwards, and don't break anything, or else pay for the damage. - Benim evimde partiler vermek istiyorsanız, daha sonra her şeyi temizleyin ve bir şey kırmayın, ya da zarar için ödeme yapın.

I know you want to marry me now, but don't you think you'll have second thoughts afterward? - Ben, şimdi benimle evlenmek istediğini biliyorum, ama siz daha sonra ikinci düşüncelere sahip olacağınızı düşünmüyor musunuz?

sonra
post

He postponed leaving for Hokkaido until next month. - Hokkaido'ya hareket etmeyi bir sonraki aya erteledi.

Tom belongs to the postwar generation. - Tom savaş sonrası kuşağa aitti.

sonra
then

But then he fell in love with Jane Wilde, a student studying languages in London. - Ama sonra o Londra'da dilleri çalışan bir öğrenci olan Jane Wilde'a aşık oldu.

If you see a mistake, then please correct it. - Eğer bir yanlış görürsen sonra lütfen düzelt.

sonra
afterwards

If you want to have parties in my house, clean up everything afterwards, and don't break anything, or else pay for the damage. - Benim evimde partiler vermek istiyorsanız, daha sonra her şeyi temizleyin ve bir şey kırmayın, ya da zarar için ödeme yapın.

I'll explain afterwards. - Daha sonra açıklayacağım.

bir sonraki
next

You are the next in line for promotion. - Tanıtım sırasında bir sonraki kişisin.

I think we get off at the next stop. - Sanırım bir sonraki durakta ineceğiz.

sonra
otherwise

Don't waste your youth, otherwise you'll regret it later. - Gençliğini boş harcama, aksi durumda daha sonra pişman olursun.

sonra
forth
sonra
in
sonra
(İnşaat) sonar
sonra
and later

She looked like a teacher, and later I found that she actually is one. - O bir öğretmene benziyordu ve sonra aslında onun bir öğretmen olduğunu keşfettim.

sonra
in future
sonra
post-

In the post-War period, up until 1975, Emperor Showa prayed at the Yasukuni Shrine a total of 8 times. - Savaş sonrası dönemde, İmparator Showa 1975 yılına kadar Yasukuni Tapınağında toplam 8 kez dua etti.

After returning from war, many soldiers show signs of post-traumatic stress syndrome. - Savaştan döndükten sonra birçok asker travma sonrası stres sendromu belirtileri gösteriyor.

sonra
epi-
sonra
then by
sonra
onwards
sonra
thereafter
sonra
since

Since it stopped raining, he went out for a walk. - Yağmur durduktan sonra, yürüyüş için dışarı çıktı.

After the operation I was happy, since I managed to eliminate the cancer. - Kanserden kurtulduğum için, ameliyattan sonra mutluydum.

sonra
{f} next

What time does the next train leave? - Sonraki tren ne zaman ayrılacak?

What happened next, I don't know. - Daha sonra ne oldu bilmiyorum.

sonra
and

Dima slept with 25 men in one night and then killed them. - Dima bir gecede 25 adamla yattı ve sonra onları öldürdü.

If an Icelandic sentence has a translation in English, and the English sentence has a translation in Swahili, then indirectly, this will provide a Swahili translation for the Icelandic sentence. - İzlandaca bir cümlenin İngilizce bir çevirisi varsa ve İngilizce cümlenin Svahilice bir çevirisi varsa, daha sonra bu, dolaylı olarak İzlandaca cümle için Svahilice bir çeviri sağlayacaktır.

bundan sonraki
one after this
sonra
the then
sonra
after it
ölümden sonraki hayat
Afterlife
ölümden sonraki yaşam
Afterlife
ameliyattan sonraki
postoperative
başkalaşan böceklerde lavradan sonraki devre
pupa
belirlenen harekat planının bir sonraki kuvvet komutanı tarafından devamlılığını
(Askeri) continuity of operations plan designated successor service chief
bir sonraki durak lütfen
Next stop please
bir sonraki durak nerede
Where is the next stop
bir sonraki durakta ineceğim
I get off at the next stop
bir sonraki en yüksek tamsayıya yuvarlanmış arama yarıçapı
(Askeri) search radius rounded to next highest whole number
bir sonraki faiz ödemesi hariç
ex-dividend
bir sonraki faiz ödemesi hariç
dividend off
bir sonraki istasyon
The next station is
bir sonraki içkiler benden
The next round is on me
bir sonraki rehberli tur saat kaçta
When is the next guided tour
bir sonraki tren saat kaçta kalkıyor
When does the next one depart
bir sonraki yarışta kaç tane bahis yatırılabilir
How many bets can one make on the next race
daha sonraki
subsequent

I can't remember of the subsequent events. - Ben daha sonraki olayları hatırlamıyorum.

doğumdan sonraki
post natal
elmastan sonraki en sert mineral
corundum
elçiden sonraki diplomat
counsellor
elçiden sonraki diplomat
counselor
evlendikten sonraki
post nuptial
geceyarısından sonraki saatler
small hours
geceyarısından sonraki saatler
witching hour
göz kamaştıktan sonraki görüntü
ocular spectrum
göz kamaştıktan sonraki görüntü
spectrum
göz kamaştıktan sonraki görüntüler
ocular spectra
havalimanı için bir sonraki otobüs saat kaçta kalkıyor
What time does the next bus for the airport leave
heyecandan sonraki sıkıntı
anticlimax
ineğin doğumdan sonraki ilk sütü
beestings
kazandığını sonraki yarışa oynama
parlay
kazandığını sonraki yarışa yatırmak
parlay
lütfen bir sonraki londra uçuşuna rezervasyon yapın
Please reserve the next flight to London
new york'a bir sonraki otobüs ne zaman
When is the next bus to New York
new york'a bir sonraki tren ne zaman
When is the next train to New York
new york'a bir sonraki uçuş ne zaman
When is the next flight to New York
noelden sonraki on ikinci gece
twelfth night
paskalyadan sonraki yedinci pazar
whit sunday
savaştan sonraki
postwar
sesin yerini yavaş yavaş sonraki sese bırakması
fade out
sonra
what follows, the rest: İşin sonrası kolay. The rest of the job's easy
sonra
subsequent to
sonra
after: ondan sonra after that
sonra
subsequently

Sami was subsequently murdered. - Sami daha sonra öldürüldü.

Could an almighty god create a stone that he would not be able to subsequently lift? - Yüce Allah sonradan kaldıramayacağı bir taş yaratabildi mi?

sonra
sequel
sonra
otherwise, or else
sonra
later, afterwards, then
sonra
after; afterwards; later; then; in future; otherwise
sonra
following

What are the following steps? - Daha sonraki adımlar nelerdir?

Tom's foot had to be amputated after it had become infected with gangrene following a severe frostbite. - Şiddetli bir donmanın ardından kangrenle enfekte olduktan sonra Tom'un ayağı kesilmek zorunda kaldı.

sonra
a later time: Bunu sonraya bırakmalı. This ought to be left for a later time
sonra
epi
yarından sonraki gün
the day after tomorrow
yemekten sonraki
postprandial
yerini yavaş yavaş sonraki görüntüye bırakma
fade out
öldükten sonraki
post mortem
öldükten sonraki yaşam
future life
Turkish - Turkish
Sonra olan
Sonra
(Osmanlı Dönemi) BA'DE
sonra
Makam, sıra, değer ve önemde arkada oluşu bildirir: "Evvela arabada, sonra sundurmada uyuyup dinlendiğime fena etmiştim."- R. N. Güntekin
sonra
Makam, sıra, değer ve önemde arkada oluşu bildirir
sonra
Yoksa, aksi hâlde
sonra
Daha uzak ve ileri bir yerde: "Bahçeden sonra geriye dönerek biraz da sokaklarda dolaştık."- R. N. Güntekin
sonra
Arkadan gelen bölüm veya zaman
sonra
Daha uzak ve ileri bir yerde
sonra
Daha ileri bir zamanda, müteakiben: "Hadi sen git yağmur bastırmadan ben sonra gelirim."- A. İlhan
sonra
Daha ileri bir zamanda, müteakiben
sonra
(Osmanlı Dönemi) sümme
sonra
müteakip
sonraki
Favorites