Beş bin yen bu sözlüğü satın almak için yeterlidir.
- Five thousand yen is enough to buy this dictionary.
Bu tür bir kanepe satın almak istemiyorum.
- I don't want to buy this kind of sofa.
İnsanlar bütün gece bana içki ısmarlamaktadır.
- People have been buying me drinks all night.
Sana bir içki ısmarlamak istiyorum.
- I'd like to buy you a drink.
eBay'dan satın almayı çok seviyorum.
- I love buying on eBay.
Ben, bir çift kayak botu satın almak istiyorum.
- I want to buy a pair of ski boots.
At only $30, the second-hand kitchen table was a great buy.