something deserving either good or bad

English - Turkish

Definition of something deserving either good or bad in English Turkish dictionary
merit: {f} -i hak etmek, -e layık olmak; -e değmek
merit: marifet
merit: {i} değer
Başkalarına iyilik etmek değerli bir harekettir; başkalarını incitmek bir günahtır. - To do good to others is a meritorious act; to hurt others is a sin.
merit: {i} ödül,yaraşırlık
merit: yaraşırlık
merit: liyakat göstermek
merit: -e layık olmak
merit: liyakat
Toplantıda planın liyakatını belirttim. - At the meeting I pointed out the plan's merit.
merit: erdem
merit: hak etmek
merit: (Kanun) Bir davanın tutar tarafı ya da mesneti
merit: hak
merit: {i} fazilet
merit: {i} meziyet
merit: on his merits değerine göre
merit: {i} yararlık
merit: hüner
merit: merit system devlet memurluğunda başarıya göre atama ve terfi sistemi
merit: {f} değmek

English - English

Definition of something deserving either good or bad in English English dictionary: merit

something deserving either good or bad

Hyphenation

some·thing de·ser·ving ei·ther good or bad

sʌmthîng dîzırvîng aydhır gîd ır bäd

/ˈsəmᴛʜəɴɢ dəˈzərvəɴɢ ˈīᴛʜər gəd ər ˈbad/ /ˈsʌmθɪŋ dɪˈzɜrvɪŋ ˈaɪðɜr ɡɪd ɜr ˈbæd/

History

Favorites