Search
Translation
Games
Programs
Sign up
Log In
Settings
Blog
About Us
Contact us
Account
Log In
Sign up
Settings
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
something, such as a tugboat, that tows
English - Turkish
Definition of
something, such as a tugboat, that tows
in English Turkish dictionary
Related Terms
tow
{f}
çekici ile çekmek
tow
{i}
yedekte çekme
tow
{f}
yedekte çek
tow
(taşıt) yedekte çekmek
tow
{i}
kıtık
tow
{i}
yedekte çekilme
tow
(Askeri)
(MISSILE) TOW (FÜZE): Seyyar mürettebatı bulunan, bir tüpten fırlatılan, optik olarak izlenen, tel ile uzaktan komutayla yönlendirilen füze silah sistemimin bir unsuru
tow
(Askeri)
Çekmek, özel tanksavar silahı
tow
{f}
(halatla/zincirle) çekmek; yedeğe almak, yedekte çekmek, yedeklemek
tow
{i}
1. halatla/zincirle
tow
{f}
(gemi) (bir/birkaç mavnayı) itmek
tow
{f}
yanında gezdirmek
tow
{i}
keten ve kendir lifleri
tow
{f}
yedekte çekmek
tow
{f}
çekmek
English - English
Definition of
something, such as a tugboat, that tows
in English English dictionary
tow
something, such as a tugboat, that tows
Pronunciation
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
History
something, such as a tugboat, that tows
kendi tarafına çekmek
More...
Clear
Favorites
More...
Clear