someone whose occupation is cleaning

listen to the pronunciation of someone whose occupation is cleaning
English - Turkish

Definition of someone whose occupation is cleaning in English Turkish dictionary

cleaner
{i} temizleyici

Kediler vakum temizleyicilerden nefret ediyorlar. - Cats hate vacuum cleaners.

Sen beni temizleyici dükkanına götürdün. - You took me to the cleaners.

cleaner
{i} temizlikçi

Sadece temizlikçiler toplantı odasına girmeye yetkilidir. - Only cleaners are authorized to enter into the meeting room.

Tom'un masası o kadar dağınıktı ki, temizlikçi odayı temizlemeyi reddetti. - Tom's desk was so untidy that the cleaner refused to clean the room.

cleaner
temizleyici/temizlikçi
cleaner
temizlik işçisi
cleaner
(Kâğıt selüloz sektörü, Kâğıt makinesi) Kademe, kum tutucu
cleaner
{i} silgi
cleaner
{i} temizleyici madde
cleaner
{i} temizlik maddesi
cleaner
vacuum cleaner elektrik süpürgesi
cleaner
{i} kuru temizleyici

Ceketimi kuru temizleyiciye götürür müsün? - Would you take my jacket to the cleaners?

Elbisemi bir kuru temizleyiciye göndermek istiyorum. - I'd like to send my dress to a dry cleaner.

English - English
cleaner
someone whose occupation is cleaning

    Hyphenation

    some·one whose oc·cu·pa·tion I·s clean·ing

    Turkish pronunciation

    sʌmwʌn huz äkyıpeyşın îz klinîng

    Pronunciation

    /ˈsəmˌwən ˈho͞oz ˌäkyəˈpāsʜən əz ˈklēnəɴɢ/ /ˈsʌmˌwʌn ˈhuːz ˌɑːkjəˈpeɪʃən ɪz ˈkliːnɪŋ/
Favorites