someone whose occupation is catching fish

listen to the pronunciation of someone whose occupation is catching fish
English - Turkish

Definition of someone whose occupation is catching fish in English Turkish dictionary

fisherman
(isim) balıkçı
fisher
(Spor) balıkçı gemisi
fisher
(Bilgisayar) fısher
fisher
balıkçıl hayvan
fisher
balık tutan kimse
fisher
balıkçı

Balıkçılar ağlarını denize fırlattılar. - The fishermen cast their nets into the sea.

Balıkçı kendini yüzen bir tahta vasıtasıyla kurtardı. - The fisherman saved himself by means of a floating board.

fisher
balık avlayan hayvan veya kuş
fisher
fisherman baIıkçı
fisher
(isim) balıkçı
fisher
dalyan
fisher
fishery balıkçılık
fisher
balık tarlası
fisherman
{i} balıkçı

Tom böyle kötü bir havada balık tutmaya gitmemesi için balıkçıyı umutsuzca uyardı. - Tom desperately warned the fisherman not to go fishing on such a bad weather.

Ben kötü bir balıkçıyım. - I'm a lousy fisherman.

fisherman
{ç} fish.er.men (fîş'ırmîn)
English - English
fisherman
fisher
someone whose occupation is catching fish

    Hyphenation

    some·one whose oc·cu·pa·tion I·s catch·ing fish

    Turkish pronunciation

    sʌmwʌn huz äkyıpeyşın îz käçîng fîş

    Pronunciation

    /ˈsəmˌwən ˈho͞oz ˌäkyəˈpāsʜən əz ˈkaʧəɴɢ ˈfəsʜ/ /ˈsʌmˌwʌn ˈhuːz ˌɑːkjəˈpeɪʃən ɪz ˈkæʧɪŋ ˈfɪʃ/
Favorites