someone who pays for goods or services

listen to the pronunciation of someone who pays for goods or services
English - Turkish

Definition of someone who pays for goods or services in English Turkish dictionary

client
{i} müvekkil

Avukat müvekkilinin yasal yollara başvurmasını tavsiye etti. - The lawyer recommended his client to take legal action.

Avukat, müvekkilinin masum olduğuna inanıyordu. - The lawyer believed in his client's innocence.

client
müşteri

Avukat birçok müşterisi vardır. - The lawyer has many clients.

Birçok müşteri o avukata tavsiye için gelir. - Many clients come to that lawyer for advice.

client
iştemci, ağ üzerindeki kaynaklardan yararlandırılan kullanıcı bilgisayar
client
{i} hasta
client
kullanıcı
client
istemci

Favori eposta istemcin kimdir? - What's your favorite email client?

client
{i} bağımlı ülke
client
(Bilgisayar) işveren bilgisayar
client
yanaşma
client
iş sahibi
client
(Bilgisayar) istemciye
client
alıcı
client
(Pisikoloji, Ruhbilim) danışan
client
(Veteriner Hekimlik) Hasta sahibi
customer
(isim) müşteri, alıcı; tip, herif
English - English
customer
client
someone who pays for goods or services

    Hyphenation

    some·one who pays for goods or ser·vic·es

    Turkish pronunciation

    sʌmwʌn hu peyz fôr gûdz ır sırvısız

    Pronunciation

    /ˈsəmˌwən ˈho͞o ˈpāz ˈfôr ˈgo͝odz ər ˈsərvəsəz/ /ˈsʌmˌwʌn ˈhuː ˈpeɪz ˈfɔːr ˈɡʊdz ɜr ˈsɜrvəsəz/
Favorites