O, Tokyo Üniversitesi'nden mezun oldu.
- He graduated from Tokyo University.
Aptal oğlumun ne yaptığını biliyor musun? Şimdi bile o üniversiteden mezun olup iş bulmak yerine tüm zamanını pachinko oynayarak geçiriyor.
- You know what my idiot son's doing? Even now he's graduated from university he spends all his time playing pachinko instead of getting a job.
Birkaç lisansüstü öğrenci dahil olmak üzere son birkaç yıldır birçok insanla çalıştım.
- I've worked with many people over the last few years, including several graduate students.
Tom yüksek lisansüstü okuluna gitmek istemiyor.
- Tom doesn't want to go to graduate school.
Tom master öğrencisi.
- Tom is a graduate student.