someone who fails to meet a financial obligation

English - Turkish

Definition of someone who fails to meet a financial obligation in English Turkish dictionary
deadbeat: kaldırım mühendisi
deadbeat: tembel kimse
deadbeat: bedavacı
deadbeat: {i} borcunu ödemek istemeyen kimse
deadbeat: {s} perişan
deadbeat: argo borçlarını ödemekten kaçınan kimse
deadbeat: başkalarının sırtından geçinen kimse
deadbeat: {s} bitkin
deadbeat: {i} avantacı
O, eden senin gibi bir avantacıya yardım etmek için zahmete girerdi? - Why would she go out of her way to help a deadbeat like you?
deadbeat: {i} beleşçi kimse
defaulter: gaip kimse
defaulter: irtikâp yapan kimse
defaulter: {i} emanet parayı yiyen kimse
defaulter: borçlarını ödemeyen kimse
defaulter: {i} askeri suçu olan asker
defaulter: mahkemede ispatı vücut etmeyen kimse
defaulter: (isim) yerinde bulunmayan kimse, gaip; borcunu ödemeyen kimse; emanet parayı yiyen kimse; askeri suçu olan asker
defaulter: başaramayan kimse

English - English

Definition of someone who fails to meet a financial obligation in English English dictionary: deadbeat; defaulter

someone who fails to meet a financial obligation

Hyphenation

some·one who fails to meet a fi·nan·cial ob·li·ga·tion

sʌmwʌn hu feylz tı mit ı fınänşıl äblıgeyşın

/ˈsəmˌwən ˈho͞o ˈfālz tə ˈmēt ə fəˈnansʜəl ˌäbləˈgāsʜən/ /ˈsʌmˌwʌn ˈhuː ˈfeɪlz tə ˈmiːt ə fəˈnænʃəl ˌɑːbləˈɡeɪʃən/

History

Favorites