English - Turkish
Definition of someone who deals in stolen goods; a fence in English Turkish dictionary
- placer
- placer mining böyle birikintiden altın ayırma işlemi
- placer
- derece veya yer alan şey veya kimse
- placer
- {i} nehirden elekle çıkarılan altın
- placer
- {i} alüvyon
- placer
- plaser
- placer
- koymak
- placer
- yerleştirmek
- placer
- nehir sularının getirdiği altınla karışık aluvyon
- placer
- yatırım yapmak
- placer
- belirtmek
- placer
- {i} nehrin taşıdığı madenler
Related Terms
English - English
Definition of someone who deals in stolen goods; a fence in English English dictionary
- placer
someone who deals in stolen goods; a fence
Hyphenation
some·one who deals in stol·en goods; a fencePronunciation
Resimler
History
Favorites