English - Turkish
Definition of someone who creates plans to be used in making something (such as buildings) in English Turkish dictionary
- architect
- mimar
Ünlü bir mimar bu evi inşa etti.
-A famous architect built this house.
O şirketin yeni bilgisayar mimarisi ile ilgili bir sorun vardı. Onlar şimdi bir iptal çılgınlığını gözden geçirecekler.
-There was a problem with the architecture of that company's new computer. They're going through a recall frenzy right now.
- designer
- tasarımcı
O tasarımcının adını tam olarak anlamadım.
-I didn't quite catch the name of that designer.
O, bir tasarımcı olmayı umuyor.
-She hopes to become a designer.
- architect
- {i} yaratıcı
- designer
- dizayna
- designer
- dizaynır
- designer
- dekoratör
- designer
- yaratıcı
- designer
- tasarçizimci
- architect
- tasarlamak
- architect
- planlamak
- architect
- yapmak
- designer
- {i} dalavereci kişi
- designer
- {i} modacı
- designer
- {i} stilist
- designer
- {i} desinatör
- designer
- {i} düzenbaz kişi
- designer
- {i} modelist, stilist
Related Terms
someone who creates plans to be used in making something (such as buildings)
Hyphenation
some·one who creates plans to be used in mak·ing some·thing (such as buildings)Resimler
History
Favorites