somehow or other: see other

listen to the pronunciation of somehow or other: see other
English - Turkish

Definition of somehow or other: see other in English Turkish dictionary

somehow
z. nasılsa, her nasılsa, bir yolunu bulup: We'll do it somehow. Bir yolunu bulup yaparız
somehow
bir şekilde

Sonuçta istasyona koştum ve bir şekilde tam vaktinde oraya ulaştım. - In the end I ran to the station, and somehow got there on time.

Oraya bir şekilde geleceğim. - I'll get there somehow.

somehow
her nasılsa

Her nasılsa, farklı görünüyorsun. - Somehow, you look different today.

Her nasılsa kendini kurtardı. - Somehow, he saved himself.

somehow
herhangi bir şekilde
somehow
nasıl olsa
somehow
bi şekilde
somehow
nasılsa

Her nasılsa kendini kurtardı. - Somehow, he saved himself.

Her nasılsa Tom'un bir barmen olarak çalışmasını hayal bile edemiyorum. - Somehow I can't picture Tom working as a bartender.

somehow
ne yapıp edip
somehow
nedense

Her nedense bana karşı öfkeliydi. - She was somehow incensed against me.

Her nedense zor bir gün oldu. - Somehow it's been a rough day.

somehow
nasıl olduysa
somehow
her nedense

Her nedense zor bir gün oldu. - Somehow it's been a rough day.

Her nedense o kızdan hoşlanmaya başladım. - Somehow I have taken a fancy to that girl.

somehow
bir yolla
somehow
nedense/bir şekilde
somehow
bir türlü
somehow
bir yolunu bulup

Tom bir yolunu bulup nehrin karşısına yüzerek geçmeyi başarmış. - Tom somehow managed to swim across the river.

Bir yolunu bulup ormanı geçeceğiz. - We will get through the jungle somehow.

somehow
somehow or other her nasıl olursa olsun
somehow
nasıl olursa
English - English
somehow
somehow or other: see other
Favorites