Turkish - English
Definition of soğuk hava in Turkish English dictionary
- cold air
- deposu cold-storage depot, cold store
- (Meteoroloji) polar air
- inclement weather
- freeze
- cold
The cold air revived Tom.
-Soğuk hava Tom'u yeniden hayata döndürdü.
Cold weather and insects destroyed their crops.
-Soğuk hava ve böcekler bitkileri mahvetti.
- cold weather
He soon accustomed himself to cold weather.
-Kısa sürede kendini soğuk havaya alıştırdı.
Cold weather keeps many plants from blooming.
-Soğuk hava birçok bitkinin çiçek açmasını engeller.
- soğuk hava deposu
- Cold weather store
- soğuk hava dalgası
- cold wave
A cold wave hit this district.
-Bir soğuk hava dalgası bu bölgeyi vurdu.
A cold wave passed over Japan.
-Bir soğuk hava dalgası Japonya üzerinden geçti.
- soğuk hava gemisi
- reefer
- soğuk hava kitlesi
- cold front
- soğuk hava mahzeni
- walk in
- soğuk hava vagonu
- reefer
- soğuk hava vagonu railway refrigerator car, Brit
- refrigerator van
- çok soğuk (mevsim/hava)
- hard
- bugün hava soğuk
- Today it's cold
- bugün hava çok soğuk
- Today it's very cold
- hava soğuk
- It's cold
Related Terms
Turkish - Turkish
Definition of soğuk hava in Turkish Turkish dictionary
- soğuk hava deposu
- Bozulabilen yiyeceklerin konulduğu, sürekli olarak soğutulan depo
Related Terms
soğuk hava
Hyphenation
so·ğuk ha·vaPronunciation
Resimler
History
Favorites