Yıllarca sigara içmedim.
- I haven't smoked for ages.
Sigara içebilir miyim?
- Would you mind if I smoked?
Tütsülenmiş istiridye sever misin?
- Do you like smoked oysters?
Tütsülenmiş ringa balığına isli ringa balığı denir.
- Smoked herring is called buckling.
Tom sarı hardallı kraker üzerinde füme sardalya yemeyi sever.
- Tom likes to eat smoked sardines on crackers with yellow mustard.
Tom yasal olarak sigara içmek için yeterince büyüdüğünden beri sigara içmedi.
- Tom hasn't smoked since he was old enough to legally smoke.
Çok fazla sigara içmek sağlık için iyi değil.
- It is not good for the health to smoke too much.
Elektronik sigaradan çıkan duman miktarı hiç fena değil.
- The amount of smoke that comes out of an electronic cigarette isn't bad at all.
Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.
- There is no fire without smoke.
Hararetli bir tartışmadan sonra,uzlaşma sağlandı.Sigara içme köşesinde sigara içenlerin sigara içmesine izin verilecek.
- After a heated discussion, a compromise was adopted. Smokers will be allowed to smoke in the smoking corner.
Elektronik sigaradan çıkan duman miktarı hiç fena değil.
- The amount of smoke that comes out of an electronic cigarette isn't bad at all.
Hararetli bir tartışmadan sonra,uzlaşma sağlandı.Sigara içme köşesinde sigara içenlerin sigara içmesine izin verilecek.
- After a heated discussion, a compromise was adopted. Smokers will be allowed to smoke in the smoking corner.
Burada sigara içmeyin, lütfen.
- Please do not smoke here.
Elektronik sigaradan çıkan duman miktarı hiç fena değil.
- The amount of smoke that comes out of an electronic cigarette isn't bad at all.
Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.
- There is no fire without smoke.
Tütün içmekten hoşlanır.
- She likes to smoke tobacco.
Tütün dumanı kanser yapıcıdır.
- Tobacco smoke is productive of cancer.
O, sigara içmek için durdu.
- She stopped to smoke.
Burada sigara içilmez.
- It's not OK to smoke here.
Tom sarı hardallı kraker üzerinde füme sardalya yemeyi sever.
- Tom likes to eat smoked sardines on crackers with yellow mustard.
Burada sigara içmek yasaktır.
- It's not OK to smoke here.
Sigara içmek istiyorsan, dışarı çıkmalısın.
- You must go outside if you want to smoke.
Sigara kullanmak yasaktır.
- It is forbidden to smoke.
Tom öğle yemeğinden sonra sık sık bir puro içer.
- Tom often smokes a cigar after lunch.
O, öğle yemeğinden sonra bir puro içti.
- He smoked a cigar after lunch.
Someone got smoked last night.
smoked salmon.
smoke colour:.
The excitement behind the new candidate proved to be smoke.
Do you smoke?.
He's smoking his pipe.
The smoke of controversy.
He got smoked by the mob.
You'll need to smoke the meat for several hours.
I lit a pipe and had a good long smoke, and went on watching.
The horn section was really smokin' on that last tune.
Chris keeps it up and he'll be smoked.
I have never smoked a cigarette in my life.
- I've never smoked a cigarette in my life.
I've never smoked a cigarette in my life.
- I have never smoked a cigarette in my life.