Eti ince dilimler halinde kesin.
- Cut the meat into thin slices.
Tom son dilim ekmeği yedi bu yüzden Mary'nin yiyecek bir şeyi yoktu.
- Tom ate the last slice of bread so Mary had nothing to eat.
Bana bir parça jambon dilimler misin?
- Would you slice me a piece of ham, please?
Tom domatesi dilimledi.
- Tom sliced the tomato.
Tom domatesleri dilimledi.
- Tom sliced the tomatoes.
Fatura tutarı 5000 yendir.
- The bill amounts to five thousand yen.
Hesabın toplam tutarı nedir?
- What's the total amount of the bill?
Miktarı göz önünde bulundurmaksızın,Brian gelecek haftaya kadar doğru,tam miktar istiyor.
- Regardless of the amount, Brian wants the correct, entire amount by next week.
O, atmosferdeki karbon dioksit miktarlarının artmasından dolayı Dünyanın ısınmasını tanımlamak için kullanılan bir terimdir.
- It is a term used to describe the warming of the earth due to increasing amounts of carbon dioxide in the atmosphere.
Topladığımız paranın miktarı önemsizdi.
- The amount of money we collected was insignificant.
Mantarlar önemli miktarda mineral içerirler.
- Mushrooms contain significant amounts of minerals.
Öneriniz emir değerindedir.
- Your suggestion amounts to an order.
Hesabın toplam tutarı nedir?
- What's the total amount of the bill?
Toplam 100 dolara ulaştı.
- The total amounted to 100 dollars.
Onu tost dilimleri üzerine yayın ve üstüne biraz çam fıstığı serpin.
- Spread it on slices of toast and sprinkle some pine nuts on top.
Onları kızgın yağda pişirmeden önce çöreklerin bazılarının içine elma dilimleri koydum.
- I put apple slices into some of the doughnuts before I deep-fried them.
Mutfak robotları sebze dilimlemek için uygundur.
- Food processors are convenient for slicing vegetables.
Tom soğanları dilimlerken kendini kesti.
- Tom cut himself while slicing onions.
Mandolinler sebze dilimleme için uygundur.
- Mandolines are convenient for slicing vegetables.
Mutfak robotları sebze dilimlemek için uygundur.
- Food processors are convenient for slicing vegetables.
I bought a ham and cheese slice at the service station.
Slice the cheese thinly.
a slice of bacon; a slice of cheese; a slice of bread.
I'll have a slice, please.
Would you pass me that fish slice, please; I'm making a mess trying to turn this omelette.
He was practically a home slice and knew all the ancient haunts.
No matter how thin you slice it, it's still baloney, right?.
No matter how you slice it, we have to hire more help.
... just how small a slice of history we actually occupy. ...