Her Kış Hokkaido'da kayak yapar.
- He skis in Hokkaido every winter.
Kayakları arabanın üstüne koydu.
- He put the skis on top of the car.
Kayak yaparken bacağımı kırdım.
- I broke my leg while skiing.
Kayak yaparken bacağını kırdı.
- He broke his leg skiing.
Kaymak için dağa gittik.
- We went to the mountain to ski.
Kaymak için dağlara gittik.
- We went to the mountains to ski.
Bir uzmana göre, ne dağcılık ne de kayakçılık tehlikelidir.
- According to an expert, neither mountaineering nor skiing is dangerous.
Balıkçılık, avcılık, yürüyüş ve kayakçılık popülerdir.
- Fishing, hunting, hiking and skiing are popular.
Ben kayak yapmayı öğrenmek istiyorum.
- I want to learn how to ski.
Kayak yaparken bacağımı kırdım.
- I broke my leg while skiing.
Ben, bir çift kayak botu satın almak istiyorum.
- I want to buy a pair of ski boots.
Yüzmeyi kaymaya tercih ederim.
- I prefer swimming to skiing.
Ebeveynlerim her kış kayak yapmaktan hoşlanır.
- My parents enjoy skiing every winter.
Bir diskoda dans etmeyi kayak yapmaktan daha fazla sever.
- She likes dancing in a disco better than skiing.