I do not understand you.
- Siz insanları anlamıyorum.
I know that you're a teacher.
- Sizin bir öğretmen olduğunuzu biliyorum.
People will question all the good things they hear about you but believe all the bad without a second thought.
- İnsanlar sizin hakkınızda duydukları bütün iyi şeyleri sorgulayacak fakat bütün kötü şeylere tereddüt etmeden inanacaklardır.
Ordering from catalogs saves you time and money without requiring you to leave the house.
- Kataloglardan sipariş verme evden ayrılmanızı gerektirmeden size zaman para kazandırır.
Your ideas are all out of date.
- Sizin fikirleriniz tamamen çağ dışıdır.
I think we're out of your size.
- Sanırım sizin bedeniniz bitti.
None of the money is yours.
- Paranın hiçbiri sizin değil.
It's none of your business.
- Bu sizi ilgilendirmez.