Our school was not the same size as yours.
- Bizim okulumuz sizinkiyle aynı büyüklükte değildir.
I want a jacket shaped like yours.
- Sizinkinin şeklinde bir ceket istiyorum.
It’s all yours.
Yours sincerely, Yours faithfully, Yours, Sincerely yours.
I don't see your point.
- Siz insanları anlamıyorum.
I do not understand you.
- Siz insanları anlamıyorum.
People will question all the good things they hear about you but believe all the bad without a second thought.
- İnsanlar sizin hakkınızda duydukları bütün iyi şeyleri sorgulayacak fakat bütün kötü şeylere tereddüt etmeden inanacaklardır.
I couldn't have done that without your help.
- Sizin yardımınız olmadan onu yapamazdım.
Your opinion seems to be out of date.
- Sizin fikirleriniz güncelliğini yitirmiş gibi görünüyor
We're going to get you out of there.
- Sizi oradan çıkaracağız.
That's none of your business.
- Onun sizinle bir ilgisi yok.
None of the money is yours.
- Paranın hiçbiri sizin değil.
I need a pencil. Can I use one of yours?
- Bir kaleme ihtiyacım var. Sizinkilerden birini kullanabilir miyim?
I think these are yours.
- Sanırım bunlar sizinkiler.