sizde

listen to the pronunciation of sizde
Turkish - English
in you
siz
you

I don't see your point. - Siz insanları anlamıyorum.

Are you a teacher or a student here? - Siz burada bir öğretmen misiniz yoksa bir öğrenci misiniz?

sizde var mı?
do you have?
sizde bu bölgenin manzara resimleri var mı
Do you have any pictures with scenes of this area
siz
without

Tom wouldn't leave without your permission. - Tom sizin izniniz olmadan gitmedi.

Ordering from catalogs saves you time and money without requiring you to leave the house. - Kataloglardan sipariş verme evden ayrılmanızı gerektirmeden size zaman para kazandırır.

siz
out of

I think we're out of your size. - Sanırım sizin bedeniniz bitti.

How many times have I told you guys to stay out of my room? - Siz arkadaşlara odamın dışında kalmanızı kaç kez söyledim.

siz
{i} ye
siz
bereft
siz
non

It's none of your business. - Bu sizi ilgilendirmez.

That's none of your business. - Onun sizinle bir ilgisi yok.

siz
thee
siz
{f} leak
siz
innocent of
siz
in
siz
sine
siz
void of
siz
sans
siz
lacking
siz
wanting
siz
devoid of
siz
un
siz
ex
siz
with no
siz
guiltless
top sizde
(deyim) the ball is in your court
Turkish - Turkish
sizde
Favorites