Yaşlı bir adam otobüste yanıma oturdu. - An old man sat next to me on the bus.
Yaşlı bir adam otobüste yanıma oturdu.
An old man sat next to me on the bus.
İşitebilmek için önde oturdu. - He sat in the front so as to be able to hear.
İşitebilmek için önde oturdu.
He sat in the front so as to be able to hear.