single, divided

listen to the pronunciation of single, divided
English - Turkish

Definition of single, divided in English Turkish dictionary

piecemeal
aşama aşama
piecemeal
parça parça

Bilgi, parça parça basına sızdırılıyor. - The information is leaking piecemeal to the press.

piecemeal
bölüm bölüm
piecemeal
azar azar
piecemeal
parçalara ayrılmış
piecemeal
z. parça parça, yavaş yavaş. s. parça parça yapılan, kademeli
piecemeal
{s} parça parça yapılmış
piecemeal
yavaş yavaş
piecemeal
azar azar yapılan
piecemeal
{s} bölük pörçük

O, hükümetin bölük pörçük çözümünün işe yaramayacağını söyledi. - He said that the piecemeal solution of the government will not work.

English - English
{a} piecemeal
single, divided
Favorites