simultaneously attacking two enemy pieces at one time with one piece

listen to the pronunciation of simultaneously attacking two enemy pieces at one time with one piece
English - Turkish

Definition of simultaneously attacking two enemy pieces at one time with one piece in English Turkish dictionary

fork
{i} çatal

Tom büyük bir çatalla patatesleri püre yaptı. - Tom mashed the potatoes with a large fork.

Bütün Dünya üç tip insana bölünmüştür-parmak-kullananlar, çubuk- kullananlar, ve çatal-kullananlar. - All the world is divided into three types of people - finger-users, chopstick-users, and fork-users.

fork
(Biyokimya) çatallanma
fork
bahçıvan beli
fork
kollara ayrılmak
fork
apış
fork
çatallaşmak
fork
yaba
fork
{f} ikiye böl
fork
fork lift çatallı kaldı
fork
(fiil) çatalla kaldırmak, bellemek, çatal biçimi vermek, çatallaşmak, ayrılmak
fork
{f} çatal biçimi vermek
fork
{f} ayrılmak
fork
(Tıp) n.Çatal dişi şeklinde sivri uzantılara sahip herhangi bir alet
fork
{i} çatallı bel
fork
(Askeri) DAR ÇATAL: Topçuda, orta vuruş noktasını, uzunluğuna dört ihtimali sapma kadar hareket ettirmek için nişangahta milyem olarak yapılması gereken yükseliş düzeltmesi
fork
{i} bahç. bel
fork
yerden bitmek çatal şekli vermek
fork
{f} bahç. bellemek
English - English
fork
simultaneously attacking two enemy pieces at one time with one piece

    Hyphenation

    si·mul·ta·ne·ous·ly attacking two en·e·my pieces at one time with one piece

    Turkish pronunciation

    saymılteyniısli ıtäkîng tu enımi pisız ät hwʌn taym wîdh hwʌn pis

    Pronunciation

    /ˌsīməlˈtānēəslē əˈtakəɴɢ ˈto͞o ˈenəmē ˈpēsəz ˈat ˈhwən ˈtīm wəᴛʜ ˈhwən ˈpēs/ /ˌsaɪməlˈteɪniːəsliː əˈtækɪŋ ˈtuː ˈɛnəmiː ˈpiːsəz ˈæt ˈhwʌn ˈtaɪm wɪð ˈhwʌn ˈpiːs/
Favorites