simsiyah

listen to the pronunciation of simsiyah
Turkish - English
ebony
jet

She had jet black hair. - Onun simsiyah saçı vardı.

She had jet black eyes. - Onun simsiyah gözleri vardı.

black as soot
ebon
coal black, jet black
pitch black

It was nearly pitch black. - O neredeyse simsiyahtı.

raven
jetblack
coal black
pitch-black

The darkness around us was pitch-black. - Çevremizdeki karanlık simsiyahtı.

jet-black
pitchblack
Turkish - Turkish
Çok kara, her yanı kara, kapkara: "Karşımdaki karanlık odanın kapısı aralandı, simsiyah iki el dışarıya doğru uzandı."- Y. K. Karaosmanoğlu
Çok kara, her yanı kara, kapkara