simple past tense and past participle of suspend

listen to the pronunciation of simple past tense and past participle of suspend
English - Turkish

Definition of simple past tense and past participle of suspend in English Turkish dictionary

suspended
(Tıp) Askıda, muallata
simple past tense
(Dilbilim) geçmiş zaman
suspended
(İnşaat) askıda

Senin lisansın hala askıda, değil mi? - Your license is still suspended, isn't it?

Benim lisansım hâlâ askıda. - My license is still suspended.

suspended
askıda duran
simple past tense
-di'li geçmiş zaman
suspended
{f} askıya al

Lamba bir ağacın dalından askıya alındı ​​. - The lamp was suspended from the branch of a tree.

Tom lisansını askıya aldırdı. - Tom has had his licence suspended.

suspended
Asılı, askıda; muallakta
suspended
askıya alınmış

Tom askıya alınmış olmalıydı. - Tom should've been suspended.

Yüksek düzeydekilerin emirlerine itaat ederken zihinsel gücüm askıya alınmış canlandırmada kaldı. Bu, orduda herkeste karakteristiktir. - My mental faculties remained in suspended animation while I obeyed the orders of the higher-ups. This is typical with everyone in the military.

suspended
(Elbise) Askılı
suspended
(deyim) (Ceza) uzaklaştırılmış
suspended
{s} geçici olarak durmuş
suspended
{s} ara verilmiş
suspended
{s} uzaklaştırılmış
suspended
{s} ertelenmiş

Tom'a altı ay ertelenmiş hapis cezası verildi. - Tom was given a six-month suspended sentence.

suspended
{s} asılı

Dünya sadece uzayda asılı duran bir küredir. - The earth is just a sphere suspended in space.

suspended
{s} asma

Dairemde asma tavan var. - My apartment has a suspended ceiling.

suspended
{s} asılmış
suspended
{s} görevden alınmış
English - English
suspended
simple past tense and past participle of suspend
Favorites