simple past tense and past participle of heat

listen to the pronunciation of simple past tense and past participle of heat
English - Turkish

Definition of simple past tense and past participle of heat in English Turkish dictionary

heated
hararetli

Onlar hararetli bir tartışmaya girdi. - They entered into a heated discussion.

Kimin başkan olarak seçilmesi gerektiğine dair hararetli bir tartışma vardı. - There was a heated argument as to who should be appointed chairman.

simple past tense
(Dilbilim) geçmiş zaman
heated
kızgın
heated
ateşli

Tom'un Mary ile ateşli bir tartışması vardı. - Tom had a heated argument with Mary.

John odaya girdiğinde Tom ve Marry ateşli bir tartışmanın ortasındaydı. - Tom and Mary were in the middle of a heated argument when John walked into the room.

heated
{f} ısıt

Su ısıtıldığında buharlaşır. - Water evaporates when it is heated.

Ev güneş enerjisi ile ısıtılmaktadır. - The house is heated by solar energy.

simple past tense
-di'li geçmiş zaman
heated
{s} heyecanlı
heated
kanı beynine sıçramış
heated
{s} öfkeli
heated
{s} kızışmış, kızışık, hararetli (tartışma)
heated
{s} tepesi atmış
heated
ısın/ısıt
English - English
heated
het
simple past tense and past participle of heat
Favorites