simple past tense and past participle of distinguish

English - Turkish

Definition of simple past tense and past participle of distinguish in English Turkish dictionary

Related Terms

distinguished

seçkin

İnsanlar onun seçkin bir bilim adamı olduğunu düşündü. - The people thought that he was a distinguished scientist.

Sen çok seçkin görünümlüsün. - You're very distinguished-looking.

distinguished

{s} görülebilir

distinguished

{s} sivrilmiş

distinguished

ayırt edilen

distinguished

{s} tanınmış

distinguished

seçilmek

simple past tense

(Dilbilim) geçmiş zaman

distinguished

ünlü

distinguished

{f} ayırt et

simple past tense

-di'li geçmiş zaman

distinguished

{s} güzide

distinguished

{f} ayırt et: adj.mükemmel

distinguished

{f} ayırt et: adj.seçki

distinguished

ayır

Biri diğerinden çok daha canlı olduğundan, orijinal ve kopya kolayca ayırt edilirler. - The original and the copy are easily distinguished since the one is much more vivid than the other.

Bu makineler, özellikle yüksek kaliteli işçilik ile ayırt edilir. - These machines are distinguished by particularly high-quality workmanship.

distinguished

{s} farkedilebilir

English - English

Definition of simple past tense and past participle of distinguish in English English dictionary

distinguished

Hyphenation

sim·ple past tense and past par·ti·ci·ple of dis·tin·guish