Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
English - Turkish
Definition of simple past tense and past participle of declare in English Turkish dictionary
- declared
- {s} kesin
- declared
- değişmez
- declared
- tanımlı
- declared
- (Ticaret) deklare edilen
- declared
- tanımlanmış
- simple past tense
- (Dilbilim) geçmiş zaman
- declared
- olarak kabul edilen
- declared
- şaşmaz
- declared
- bilinen
- simple past tense
- -di'li geçmiş zaman
- declared
- tanımla
- declared
- {s} aleni
- declared
- {s} açık
O Pablo ile evleneceğini açıkça ilan ettiğinde, neredeyse büyük annesine kalp krizi geçirtecekti , halasının gözlerini yuvasından fırlattıracaktı fakat küçük kız kardeşi gururla baktı.
-When he openly declared he would marry Pablo, he almost gave his grandmother a heart attack and made his aunt's eyes burst out of their sockets; however, his little sister beamed with pride.
Tom'un beyin ölümü açıklandı.
-Tom has been declared brain dead.
- declared
- {s} deklare
Related Terms
English - English
Definition of simple past tense and past participle of declare in English English dictionary
- declared
simple past tense and past participle of declare
Hyphenation
sim·ple past tense and past par·ti·ci·ple of de·clarePronunciation
Resimler
Favorites