simple past of burn

listen to the pronunciation of simple past of burn
English - Turkish
yanık basit geçmiş
burned
yakılmış

Yüzlerce ailenin evi yakılmıştı. - The homes of hundreds of families were burned.

burnt
yanık

Bu kahvenin tadı yanık. - This coffee tastes burnt.

Onun sağ elinde yanık var. - She got burnt in the right hand.

burned
yanmış

Tom'un bacağı fena halde yanmıştı. - Tom's leg was badly burned.

Yanmış parmağı akan suda soğut. - Cool the burned finger in running water.

burned
yanık
burned
(Askeri) AÇIĞA VURMA: Gizli bir ajanın operasyonda ifşa olduğunu (özellikle gözetlemede) veya bilgi kaynağı olarak güvenirliğinin ihlal edildiğini göstermek için kullanılır
burned
açığa vurma
burned
göynük
burnt
yakılmış
burnt
yanmış

Yanmış bir çocuk ateşten korkar. - A burnt child dreads fire.

Sosisler şimdi yanmış olmalı! - The sausages must be burnt by now!

burned
yan

O kadar yoğun yandı ki çocukları onu artık tanımadı. - She was burned so extensively that her children no longer recognized her.

On ev yanıp kül oldu. - Ten houses were burned down.

burnt
burnt offering tanrılara kurban edilmek üzere yakılan hayvan
burnt
burnt umber kırmızıya çalan kahverengi boya
burnt
{f} s_h.yak+e.yan: adj.yanık,yanmış
burnt
{s} kavrulmuş
burnt
f., bak. burn. s. yanık, yanmış
burnt
(sıfat) kavrulmuş
burnt
burnt orange kırmızımsı sarı renk
English - English
burned
burnt
simple past of
blew
simple past of burn

    Hyphenation

    sim·ple past of burn

    Turkish pronunciation

    sîmpıl päst ıv bırn

    Pronunciation

    /ˈsəmpəl ˈpast əv ˈbərn/ /ˈsɪmpəl ˈpæst əv ˈbɜrn/
Favorites