Çoğumuz ebeveynlerimiz ve büyük ebeveynlerimizden önemli ölçüde daha varlıklı olmamıza karşın, onu yansıtan mutluluk seviyeleri değişmemiştir.
- While most of us are significantly better off financially than our parents and grandparents, happiness levels haven't changed to reflect that.
Süper güçler silahsızlanmada önemli gelişme yaptılar.
- The superpowers made significant progress in disarmament.
Üniversitedeki hayat anlamlıdır.
- The life in the university is significant.
Anlamlı farklılıklar bulundu.
- Significant differences were found.
Son on yıl boyunca hangi ülkeler önemli ölçüde gelişti?
- Which countries have developed significantly during the past ten years?
Benim bürom seninkinden önemli ölçüde daha aydınlıktır.
- My office is significantly brighter than yours.
Bu önemli derecede farklı.
- This is significantly different.
Tom önemli derecede daha iyi yapıyor.
- Tom is doing significantly better.
Benim sevgilim bir dil okulunda çalışıyor ve onu çok seviyor.
- My significant other works at a language school and loves it very much.
Benim bürom seninkinden önemli ölçüde daha aydınlıktır.
- My office is significantly brighter than yours.
Çoğumuz ebeveynlerimiz ve büyük ebeveynlerimizden önemli ölçüde daha varlıklı olmamıza karşın, onu yansıtan mutluluk seviyeleri değişmemiştir.
- While most of us are significantly better off financially than our parents and grandparents, happiness levels haven't changed to reflect that.
That was a very significant step in the right direction.
... is the most popular, the most significant of those auto ...
... significant reasons. The first one is that it doesn't actually solve the problem. Breaking ...