Definition of sigara içen in Turkish English dictionary
- smoking
The man who was smoking said, He doesn't come here any more.
-Sigara içen adam O artık buraya gelmez dedi.
Banning smoking in restaurants is very popular, even with smokers!
-Restoranlarda sigara içmeyi yasaklamak çok popüler, hatta sigara içenler ile!
- tobacco user
- smoker
Smokers are asked to occupy the rear seats.
-Sigara içenlerin arka koltuklarda oturmaları rica edilir.
A recent survey shows that the number of smokers is decreasing.
-Son zamanlarda yapılan bir araştırma sigara içenlerin sayısının azaldığını göstermektedir.
- sigara içen kimse
- smoker
- sigara iç
- {f} smoke
I don’t smoke any more.
-Ben artık sigara içmiyorum.
Her husband smokes like a chimney.
-Eşi, bir baca gibi sigara içiyor.
- sigara iç
- {f} smoked
I smoked in my youth.
-Gençken sigara içtim.
Would you mind if I smoked?
-Sigara içebilir miyim?
- sigara iç
- {f} smoking
I'm giving up smoking.
-Sigara içmeyi bıraktım.
I've given up smoking.
-Sigara içmeyi bıraktım.
- peşpeşe sigara içen kimse
- chain smoker