Bir karenin dört kenarı vardır.
- A square has four sides.
Tom ve Mary yaralı adamı yol kenarına taşıdılar.
- Tom and Mary carried the injured man to the side of the road.
Tom onun yan tarafında bir ağrı ile uyandı.
- Tom woke up with a pain in his side.
O, yan tarafında bir ağrı hissetti.
- She felt a pain in her side.
Tatoeba'nın karanlık yönünü kesinlikle keşfettim.
- I just discovered the dark side of Tatoeba.
Çıkış seyahat yönünün sağ tarafında.
- The exit is on the right side of the direction of travel.
He had to put a bit of side on to hit the pink ball.